Sosyalist Can Atalay cezaevinden ilk fotoğrafı Ülkücü Vekil'le verdi
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01
Nisan 2022’den bu yana Marmara(Silivri) Cezaevi’nde yatmakta olan TİP Hatay Milletvekili Can Atalay, cezaevindeki ilk fotoğrafını, geçtiğimiz günlerde kendisini ziyaret eden İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu ile görüşme salonu duvarındaki boğaz manzaralı resmin önünde “önce adalet!” pozu vererek çektirdi.
BURSA (İGFA) - İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu'nun ziyaret sonrası birlikte bir fotoğraf çektirme teklifini şaşkınlıkla karışlayan TİP Hatay Milletvekili Can Atalay, “Aa burada fotoğraf çekilmesine müsade ediyorlar mı ki” yanıtını verdi.
Milletvekili Türkoğlu’nun, “Cezaevi Yönetimi’nden izin aldım, yardımcı olacaklar” sözüyle birlikte Atalay’ın Silivri’deki ilk ve tek pozu gerçek oldu.
Fotoğrafın kendisine ziyaret sonrası söz verildiği gibi yetkililer tarafından ulaştırıldığını belirten Milletvekili Türkoğlu Silivri’deki ilk Can Atalay pozunun hikayesini şöyle anlattı:
“İçeriye cep telefonu alınmadığını, dolayısıyla bir fotoğraf çektiremeyeceğimizi biliyordum ama mutlaka da ziyaretimi belgelemek istiyordum. Başsavcımızdan rica ettim sağolsun ikiletmedi. Talimatlandırdı ve görevli arkadaşlar da yardımcı oldular. O anlar ilginç oldu ve aslında ben de şaşırdım. Bir saatten fazla bir görüşme yaptıktan sonra veda etmek üzereyken, ‘Birlikte bir fotoğraf alabilir miyiz?’ dediğimde Atalay’ın yüzünde bir şaşkınlık belirdi. ‘Nasıl yani’ dedi, ‘Burada fotoğraf çektirmeye izin veriyorlar mı?’ diye de ekledi.
Bu kez şaşırma sırası bendeydi. Ben de kendisine, ‘Nasıl yani bugüne kadar cezaevinde kimseyle hiç fotoğrafın olmadı mı?’ diye sordum. ‘Hayır, konusu bile gündeme hiç gelmedi ki, tamamen yasak biliyordum’ şeklinde konuştu. ‘Demek ki her şeyin bir ilki varmış!’ diyerek karşılıklı gülüştük ve görüşme salonu duvarındaki boğaz manzaralı resmin önüne geçerek “önce adalet!” pozu verdik. Böylece Atalay’ın 16 aydır yattığı cezaevindeki ilk ve tek pozu bu fotoğrafla gerçek olmuş oldu”.
Çektirdikleri fotoğrafın ve verdikleri samimi pozun yorumunu da adalete vurgu yaparak özetleyen Milletvekili Türkoğlu, "İşte biz İYİ Parti olarak ve ben de şahsen TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi ve Mahkum Hakları Alt Komisyonu Üyesi sıfatımla Sn. Can Atalay mevzusuna bu zaviyeden bakıyoruz" dedi.
İKİ AMAÇLI ZİYARET…
Hatırlanacağı gibi, geçtiğimiz haftalarda İran’a kaçak geçiş yaparak, sınır güvenliği ile ilgili olarak ülkemizde önemli bir gündem yaratan İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, geçtiğimiz Salı günü yine sıra dışı bir işe imza atarak sosyalist gelenekten gelen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’a, yatmakta olduğu Silivri Cezaevi’nde destek ziyareti gerçekleştirmişti.
Türkoğlu aynı gün Gazeteci Barış Pehlivan’la da yatmakta olduğu Açık Cezaevi’nde görüşmüştü.
Milletvekili kimliğine sahip olduğu halde cezaevinde tutulmaya devam edilen Can Atalay’ı ziyaret ederek yaklaşık bir saat görüşme yapan Türkoğlu, çıkışta yaptığı basın açıklamasında Adalet Bakanlığı’na seslenerek, “AYM ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu içtihatları, Can Atalay’ın tahliyesi ve yargılamada durma kararı verilmesinin bir anayasal zorunluluk olduğunu ortaya koyuyor. Bu yanlıştan dönün!” diye çağrı yapmıştı. Gazeteci Barış Pehlivan’ın da sırf muhalif kimliğinden dolayı özgürlüğünün elinden alındığını belirten Türkoğlu, “Devletimizin dünya kamuoyunda saygınlığını zedeleyen adalet ve özgürlük ile ilgili özürlü yapısından kurtulmadıkça ülkemizde istikrarlı bir döneme giremeyiz” şeklinde konuşmuştu.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, ziyaret gerekçesini de, “Bu ziyaretimin iki amacı vardı. Biri tamamen insani açıdan Sn.Dönemdaş Vekilimiz sohbet etmek, adalet ve hürriyet mücadelesinde yanında olduğumuzu belirtmek, grubumuzun selamlarını iletmek, aynı zamanda sağlığıyla ilgili bilgi sahibi olup kamuoyuna aktarmaktı. Diğeri ise; Biliyorsunuz ben aynı zamanda TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Mahkum Hakları Alt Komisyon Üyesiyim. Dolayısıyla cezaevi koşullarını öğrenmek, Sn. Can Atalay’ın buradaki hakkını hukukunu kullanma noktasındaki yaşadıklarını, bizzat kendi ağzından dinlemekti. Nitekim her iki amacımızla ilgili de maksadımız hasıl oldu” sözleriyle açıklamıştı